Hükümet, ABD ve İsrail’e tepkisini göstermek için 5 maddelik bir eylem planı hazırladı. Kudüs’te yaşanan katliam nedeniyle Filistinlilerle dayanışma için 3 gün süreyle yas ilan edildi. Bakanlar Kurulu, dün akşam Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında Çankaya Köşkü’nde toplandı. Yaklaşık iki saat süren toplantının ardından açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ özetle şunları söyledi:
ABD’NİN DE ELİ VARDIR: İsrail devletinin elinde daima Filistinlilerin kanı vardı. Ama bugünkü olaylar göstermiştir ki artık Filistinlilerin kanında ABD’nin de eli vardır. ABD yönetiminin aldığı Büyükelçiliği Kudüs’e taşıma kararı bugünkü hadiselere yol açmıştı ve ABD bunu Filistinlilerin büyük felaket diye nitelendirdiği bir güne dek getirmesi de ayrıca bir tahrik unsuru olmuştur.
'Somut adımlar atılacak'
Bozdağ, Bakanlar Kurulu açıklamasından yarım saat sonra tekrar ekranlara çıktı. Bakanlar Kurulu, Londra’da olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la istişare ettikten sonra alınan kararları açıkladı. Bozdağ şöyle devam etti: “Kudüs’te yaşanan saldırılar ve bu saldırılar sonrası yaşanan katliam nedeniyle Filistinlilerle dayanışma içerisinde olmak şehitleri saygı ile anmak maksadıyla 3 gün süre ile yas ilan edilmesine karar verilmiştir. Ayrıca Türkiye, İslam İşbirliği zirve dönem başkanı sıfatıyla İslam İşbirliği Teşkilatı’nı Cuma günü olağanüstü toplantıya çağırma kararı almıştır. Tel Aviv ve Washington büyükelçilerimizi istişare maksadıyla Ankara’ya çağırmıştır. Bugün TBMM de Kudüs konusu hakkında özel gündemle bir oturum yapılacak ve konu ele alınacak, hükümetimiz de bu konu ile ilgili TBMM’ye bilgi sunacaktır. Ayrıca Dışişleri Bakanlığımızın yapacağı girişimle BM Genel Kurulu, Türkiye tarafından toplantıya çağırılacaktır. Bu somut adımları atma ve uygulama kararını hükümetimiz vermiştir.”
KANLI PAZARTESİ: Bugün tarihe ‘Kanlı Pazartesi’ olarak geçecektir. İsrail Devleti’ni ve bu katliamlara sebep olan ABD yönetimini buradan Türkiye adına bir kez daha şiddetle ve nefretle kınadığımızı ifade etmek isterim. Bütün İslam ülkelerinin ve Birleşmiş Milletlerin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin dünyanın bu konuda bir ve beraber olması şarttır. Çünkü bu katliam göstere göstere gelen bir katliamdır.
TEMİNATLAR ÇİĞNENMİŞTİR: Kudüs’ün tarihi statüsü, manevi statüsü, ahdi statüsü, uluslararası toplumun teminatı altındadır. Bugün bütün bu teminatlar maalesef çiğnenmiştir. Hangi adım atılırsa atılsın, hangi gelişmeler yaşanırsa yaşansın, Kudüs’ün İstanbulİslam İşbirliği Teşkilatı Zirve toplantısında alınan Filistin Devleti’nin başkenti olma vasfını asla değiştirmeyecektir, değiştiremeyecektir.
ABD SORUNUN PARÇASIDIR: ABD bölgede artık barışın, huzurun, istikrarın güvenliğin değil; huzursuzluğun, istikrarsızlığın, güvensizliğin ve barış ortamını yok etmenin bir en önemli aracı haline gelmiştir. Artık çözümün parçası değildir, sorunun parçasıdır. Bugünkü katliam ABD ve İsrail’in ortak eseridir.
KABUL ETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL: BM, BMGK derhal harekete geçmelidir. Türkiye bu anlamda Kuveyt’in ve Filistin’in yaptığı çağrılara olumlu yaklaşmaktadır. İslam ülkeleri de atılan bu haksız adım karşısında tek vücut olmalı, hareket etmelidir. Bu adım sadece Filistinlilere yapılmış bir haksızlık değildir. Bu adım bütün İslam ülkelerinin, bütün Müslümanların hukukuna da ayrıca bir büyük saldırıdır. Bizim bu büyük saldırıyı kabul etmemiz mümkün değildir.
KALICI BARIŞ MI BIRAKTINIZ: Filistinliler barışçıl bir gösteri yapıyor ama İsrail devletinin askerleri barışçıl gösteri yapan Filistinlilerin üzerine gerçek mermilerle ateş ediyorlar. Sayın Trump “biz kalıcı barış için kararlarımız sürdüreceğiz” diyor ve bütün dünyanın aklıyla alay ediyor. Kalıcı barış mı bıraktınız? Barışın azıcık da olsa umudu varsa o umudu da Sayın Trump attığı bu yanlış basiretsiz adımla yok etmiştir.
FİLİSTİN’İN YANINDA DURMAYA DEVAM EDECEĞİZ: Bundan sonraki süreçte Türkiye Kudüs’ün tarihi, manevi, ahdi ve aktif statüsünün korunması konusunda bugüne kadar yaptıklarının yapmaya devam edecektir. İsrail’e karşı ve İsrail’in bu haksız tutumunu destekleyenlere karşı kim ne derse desin, Filistinlilerin ve Kudüs’ün yanında durmaya devam edecektir. Biz bu haksızlığı hem ABD’ye hem başkalarına karşı en yüksek sesle söylemeye ve bu konuda üzerimize düşen ne varsa onları en üst düzeyde yapmaya devam edeceğiz.
AF SÖZ KONUSU DEĞİL: MHP ayrı bir parti, Ak Parti ayrı bir parti. Her parti kendi görüşünü oluşturmakta, dile getirmekte serbesttir. Biz bugün Türkiye’yi yönetme sorumluluğu taşıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız bu konuda söylenmesi gerekeni çok net bir şekilde tartışmaya yer bırakmayacak şekilde ifade ettiler. O da şudur, ben de tekrar ediyorum, hükümetimizin gündeminde af söz konusu değildir.
Kaynak:Hürriyet
